Daha önceden de bahsettiğimiz gibi ikinci bölüm synopticon’ın tüm iktidar düzenini sağladığı bir gelecek de geçiyor. Dünyadaki tüm enerji kaynakları tükenmiş ve bu sebeple enerji üretimi insanın fiziksel gücüne kalmış durumdadır. Doğal yaşam da geri dönülmesi imkansız hasarlar almıştır ve insanlar enerji tarlaları diyebileceğimiz yüksekliği bugünkülerden çok daha büyük gökdelenlerde yaşamaktadırlar. Gündelik sürdükleri bisiklet süresine göre enerji yaratırlar ve bu enerjiyi ihtiyaçlarını gidermek için harcarlar. Burada irdelememiz gereken kelime “ihtiyaç” kelimesidir. Çünkü her bir birey tamamı ekranlarla donatılmış hücrelerde yaşamaktadırlar ve besin dışındaki tüm ihtiyaçları sonradan yaratılmış ve bu ekranlar sayesinde reklamları yapılan dijital şeylerdir. Yani, her bireyin reel fiziksel yaşamlarından daha önemli olan dijital hayatları vardır, ve bu dijital dünyada kendilerini temsil eden “avatar’ları” için dizayn edilmiş olan yüzlerce aksesuar vb. dijital ürünleri satın alarak yapay bir sosyalleşme gerçekleştirirler.
Synopticon ise burada maruz kaldıkları ekranlar vasıtasıyla gerçekleşir, çünkü ekranların kontrolü onlar da değildir ve sürekli izlemek zorunda kaldıkları görüntülerle yönlendirilmeye, enerjilerini daha iyi bir hayata sahip olmak için harcamaya teşvik edilirler, fakat burada da daha iyi bir hayat olgusu oldukça soru işaretlidir. Dizinin bu bölümünün ana karakteri de bunu fark edebilmiş ve bu durum sebebiyle kendine yalnız, bunalımlı bir iç dünya yaratmıştır. Tam bu noktadan itibaren de Synopticon’la ilgili akademik dünyada var olan eleştiriler karşımıza çıkmaya başlar, çünkü çoğun azı izlediği bu dünyada seyreden koltuğundaki kişi her zaman gördüklerine inanmayabilir. Bu aslında günümüzde herhangi bir muhalif parti üyesinin başbakanın her açıklamasına aşırı sorgulayıcı yaklaşmasına benzer bir durumdur. Bu bölümdeki ana karakter de tam böyle bir muhakemeci yapıya sahiptir, ama yaratılan düzen gereği kendi gibi muhaliflere ulaşması pek mümkün olmadığından bireysel bir mücadele verir. Aslında dizinin işlediği ana konu buradan itibaren başlar ve ilk bölümdeki gibi yine baştan tahmin edilmesi pek olası olmayan noktalarda neticelenir.
.:.Metinler.:.
- Bir Eğitim Sistemi Modeli Olarak “Anlamacı Eğitim”
- Bir Eşitsizlik Örneği Olarak Siyasal Meşruiyet ve Yurttaşlık: Nusayriler Üzerine Bir Çalışma
- Bir Soykırımın Adı 1864 Büyük Çerkes Sürgünü
- Diyalog Olarak Felsefe
- DÜŞÜNCE VE KÜLTÜR TARİHİNDE HERMENEUTİK GELENEK
- EĞİTİMİN SOSYOLOJİSİ DEĞİL, EĞİTİM SOSYOLOJİSİ
- FELSEFENİN SOSYOLOJİSİ: Bilgi Sosyolojisi Açısından Felsefe
- Gadamer’in Hermenuetiğinde Sanat Deneyiminin Anlamı ve İşlevi Üzerine
- Göç-Eğitim-Batman ve Çocuk: Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da Göçün Aile ve Çocuk Eğitimi Üzerindeki Etkisi
- HABERMAS’IN FELSEFESİ
- Hermenuetik
- Karl Marx’ın Felsefesinde “İnsan” ve “İnsan Doğası”
- MUSTAFA GÜNAY’DAN YAŞADIĞIMIZ ZAMANA FELSEFİ BİR BAKIŞ: DÜNYA KİME AİTTİR?
- Marksizm ve Ütopik Görüş
- RÜYA
- Sosyal Hareketler Sosyolojisi Açısından Türkiye Cumhuriyet’inin 1919-1938 Döneminin Analizi
- Tin Bilimleri Kuramı İçinde Yaşama Felsefesi Düşüncesi ve Hermeneutik (Georg MISCH) Üzerine Birkaç Not…
- Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği” Romanında Ağırlık ve Hafiflik Çözümlemesi
- Wilhelm Dilthey ve 21. Yüzyılın Kültür Odaklı Çatışmalarının Önlenmesine Yönelik Bir Çözüm Olarak “Anlama” Kavramı
- ÖLÜMÜNÜN YÜZÜNCÜ YILINDA NİETZSCHE VE FELSEFESİ
- Ütopya ve Gerçeklik Tartışmaları Işığında “Venüs Projesi”
- İNSAN VE TARİH BİLİNCİ
- İdeoloji Nedir?
- İnanma Felsefesi Bağlamında Totem ve Tabu
- “Yeni Atlantis ve Bilim Teknoloji Ütopyalarının Günümüz Örneklerinden Venüs Projesi(Kaynak Bazlı Ekonomi)”
- “İnsan ve Tarih Dünyasında Tekilleşme ve Sanat” Üzerine Bir İnceleme